Formula 1 Kuralları

Formula 1, briçok kişinin ilgisini çeken yarışlardandır. Bundan dolayı formula 2 kuralları oldukça merak edilir. Formula 1 yarışlarının tarihi, 1920’ler ve 1930’larda Avrupa Grand Prix motor yarışlarına dayanmaktadır. Formula terimi, tüm katılımcıların ve araçların uymak zorunda olduğu kuralların bir bütününü yanı F1 kuralları çerçevesini ifade eder.

II. Dünya Savaşı’nın ardından, 1946 yılında kabul edilen yeni kurallarla birlikte Formula 1 adını almıştır. Savaştan önce, Dünya Şampiyonası için birçok Grand Prix yarışı düzenlenmiş olsa da, Dünya Sürücüler Şampiyonası’nın şekillendirilmesi 1947’ye kadar gerçekleşmemiştir. İlk dünya şampiyonası yarışı, 1950 yılında İngiltere’nin Silverstone pistinde gerçekleştirildi. Üreticiler için şampiyona ise 1958’de başlamıştır. 1960’lar ve 1970’lerde, Güney Afrika ve İngiltere’de ulusal şampiynalar düzenlenmekteydi. Şampiyona dışı Formula 1 yarışları birçok yıl boyunca devam etti, ancak artan maliyetler nedeniyle en sonuncusu 1983 yılında yapıldı. Formula 1, benzersiz bir tarih ve rekabet atmosferine sahip, motor sporlarının en prestijli ve popüler kategorilerinden biridir.

Formula 1, “garajistler” dönemi olarak anılan 1959-1980 yılları arasında temel teknolojik gelişmelere sahne oldu. Bu dönemde Cooper’ın ortada motorlu arabaları, başarılı Formula 3 tasarımının bir uzantısı olarak ortaya çıktı. Avustralyalı sürücü Jack Brabham, 1959, 1960 ve 1966 Formula 1 sezonlarında Dünya Şampiyonu olarak, bu yeni tasarımın üstünlüğünü hızla kanıtladı. 1961 Formula 1 sezonu itibarıyla, tüm yarışmacılar motoru ortada olan arabalara geçiş yaptılar.

Formula 1 Kuralları

İlk İngiliz Dünya Şampiyonu, 1958 Formula 1 sezonunda Ferrari ile liderliğe oturan Mike Hawthorn’du. Fakat Colin Chapman’ın F1’e şasi tasarımcısı olarak girişi ve ardından Team Lotus’u kurmasıyla BRG (British Racing Green) pistlerin gelecek on yılını domine etti. Jim Clark, Jackie Stewart, John Surtees, Jack Brabham, Graham Hill ve Denny Hulme gibi efsanevi sürücülerle birlikte, İngiliz takımları ve sürücüleri 1962 ile 1973 arasında on iki dünya şampiyonluğunu kazandılar.

1962 Formula 1 sezonunda, Lotus, geleneksel iskelet tasarımının yerine alüminyum monokok şasi kullanan bir aracı yarışlara soktu. Bu, motoru ortada olan arabaların gelişiminden bu yana gerçekleşen en büyük teknolojik ilerleme olarak kabul edildi. 1968 Formula 1 sezonunda, Lotus, Imperial Tobacco’un sponsorluğunu alarak, bu sponsorluğun spor girişini temsil etti.

1960’ların sonlarına doğru, kanatçıkların ortaya çıkmasıyla birlikte aerodinamik downforce’un arabaların tasarımındaki önemi arttı. 1970’lerin sonunda, Lotus, muazzam downforce ve büyük ölçüde artan viraj hızı sağlayan “ground effect” aerodinamiklerini arabasına entegre etti. Bu etkileyici aerodinamik güçler, arabayı yarış pistine 5g’ye varan bir kuvvetle bastırdı.

1981 yılı, ilk Concorde Anlaşması’nın imzalandığı yıl oldu. Bu anlaşma, takımlara yarışmaya devam etmeleri için iflas etmemeleri koşuluyla televizyon gelirlerinden pay alma zorunluluğu getirdi. FISA-FOCA savaşını sona erterek, Bernie Ecclestone’a sporun tüm finansal kontrolünü devretti.

FIA, 1983 Formula 1 sezonunda ground effect aerodinamiklerine ceza uyguladı.  Bunların yanında turboşarjlı motorlar, özellikle Renault’nun öncülük ettiği 1977 Formula 1 sezonundan itibaren, 700 beygir gücünün üzerinde güç üretiyor ve rekabetçi olabilmek için bir gereklilik haline geliyordu. Bu turboşarjlı motorlar, özellikle 1986 Formula 1 sezonunda, yarış sırasında 1,100 beygir gücü ürettiler (ve özellikle sıralama turlarında 1,400 beygir gücü üretildi). Bu arabalar, bugüne kadar yapılmış en güçlü pist yarış arabalarıydı. Fakat FIA, 1984 Formula 1 sezonunda yakıt tanklarının boyutlarını sınırlayarak ve 1988 Formula 1 sezonunda motor güçlendirici sistemlere kısıtlama getirerek, güç çıkışını ve böylece hızı düşürmeye çalıştı. 1989 Formula 1 sezonunda turboşarjlı motorları tamamen yasakladı.

1990’ların başlarında, takımlar aktif süspansiyon, yarı-otomatik şanzımanlar ve çekiş kontrolü gibi elektronik sürücü yardımlarını kullanmaya başladı. Bu inovasyonlardan bazıları çağdaş yol arabaları tarafından da benimsendi. FIA, sürücülerin teknolojiden daha çok etkilendiği sonuçlar üzerinde bu elektronik yardım sistemlerinin çoğunu 1994 Formula 1 sezonunda yasakladı. Bunun yanında birçok gözlemci, bu yasağın sadece sistemlerin isimlerine yönelik olduğu görüşündeydi. FIA’nın bu uygulamalarının, yarış dışı bırakacak herhangi bir teknolojik imkanı veya yöntemi olmadığı belirtiliyor

Takımlar, 1992’de ikinci Concorde Anlaşması’nı ve 1997’de üçüncüsünü imzaladılar. Bu son anlaşmanın süresi 2007’nin son günü sona erdi

McLaren ve Williams takımları, 1980’ler ve 1990’ları domine ettiler. Bu dönemde Porsche, Honda ve Mercedes-Benz gibi üreticiler tarafından desteklenen McLaren, 16 şampiyonluk (yedi üreticiler, dokuz sürücüler) kazandı, Williams ise Ford, Honda ve Renault motorları kullanarak yine 16 şampiyonluk (dokuz üreticiler, yedi sürücüler) elde etti.

Formula 1 Yarış Kuralları

F1 kuralları, yarışın daha iyi bir ortamda ve rahat yapılması istemiyle teknik gözle oluşturulmaktadır. Takımların hizada tutulması gibi çeşitli süreçlerin içinde barındırıldığı önemli işlemler F1 kuralları arasında büyük bir öneme sahip olmaktadır. 2023 Formula 1 sezonu, bir dizi heyecan verici kural değişikliği ve güvenlik önlemi ile sürücüleri ve takımları yeni bir döneme taşıyor. Alfa Romeo sürücüsü Zhou Guanyu’nun 2022 Silverstone kazası sonrasında alınan takla barı güçlendirme önlemleri, sürücü güvenliğini en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor. Yunuslama problemini ortadan kaldırmak için otomobillerin yerden 15 mm daha yüksekte olma şartı, pistteki eşitsizlikleri azaltarak araçların daha stabil bir performans sergilemesine katkı sağlamayı amaçlıyor. Aynı zamanda öne çıkan aerodinamik bileşenler olan ön ve arka kanatlar üzerindeki düzenlemeler, FIA’nın karmaşık tasarımlara son verme çabasının bir parçasını oluşturuyor. Ön kanattaki kısıtlamalar ve arka kanatların yükseğe monte edilmesiyle, araçların aerodinamik dengesi optimize ediliyor, böylece daha rekabetçi ve güvenli yarışlar sunulması amaçlanıyor.

Diğer yandan, başlangıç pozisyonu prosedürünün daha şeffaf hale getirilmesi, yarış takvimine daha fazla düzen getirmeyi amaçlıyor. Üst üste gelen cezaların ardından bu prosedürün netleştirilmesi, takımların ve izleyicilerin yarış öncesi durumu daha iyi anlamasına olanak tanıyacak. Yakıt karışımı değerleri ve güvenlik önlemlerindeki değişiklikler ise motor performansını artırırken güvenlik standartlarını en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor. Bu kapsamlı değişikliklerle birlikte, 2023 Formula 1 sezonu, hem teknik anlamda yenilikçi çözümleri barındırarak hem de sürücü güvenliğini artırarak Formula 1’in geleceğine yönelik bir dizi önemli adımı temsil ediyor.

F1 5 Saniye Cezası Nedir?

F1 kuralları çerçevesinde birçok önemli unsur vardır. Bunlardan biri saniye cezalarıdır. 5 saniye ve 10 saniye şeklinde adlandırılan saniye cezaları, oyunun içerisinden çıkarılamayan önemli adımlardandır. Bunun büyük gerekçesi yarışçıları belirli bir hizada tutmak olabilir. Zaten teknik direktörlerin de temel hedefi bu oluyor.

F1 5 saniye cezası nedir? Sorusuna cevaben, piotun kural dışı bir harekette bulunmasıyla ortaya çıkan ceza türü olarak değerlendirilebilmektedir. Bunun cezası olarak pit alanında araca müdahale edilmesi de mümkündür.

F1 Hız Limiti Nedir?

F1 hız limiti, çoklu ölümlerle sonuçlanan kazaların oluşturulmaması konusunda oluşturulmuş önemli bir limittir. Bu limitin tüm yarışçılar tarafından benimsenmesi F1 kurallarının yerinde uygulanması anlamına gelmektedir. Yarışanlar bu kurala uyduğu takdirde daha iyi  bir rekabet ortamı oluşturacağı su götürmez bir gerçektir. Belirli bir hız limiti olmasa bile şuan da 250 mph en hızlı gidilebilen limit olarak belirlenmiştir. Bu limitleri aşmak sorunlara yol açacağından ötürü F1 kuralları içerisinde buna ilerleyen dönemlerde mutlaka yer verilecektir.